Biyomühendislik Kısım Lider Yardımcısı Doç. Dr. Hakan Oflaz, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sürecinde başlayan maske muhtaçlığı hasebiyle proje geliştirdiklerini söyledi.

6 AYDA 3 BOYUTLU YAZICILARLA PROTOTİPLER ÜRETİLDİ

Oflaz, bez maske kullanan vatandaşların teneffüs zahmeti yaşayabildiğini gözlemlediklerini aktararak, bunun da baş ağrısına yol açabildiğini anlattı. Maske konusunda yeni bir eser tasarlamak için harekete geçtiklerini belirten Oflaz, 6 ayda 3 boyutlu yazıcılarla prototipini ürettikleri “akıllı maske” dizaynıyla katıldıkları TEKNOFEST’e finale kaldıklarını, aktiflikte dizaynlarıyla ilgili hoş geri dönüşler aldıklarını kaydetti.

Oflaz, salgın bittikten sonra da maske kullanımının hayatın bir modülü olmaya devam edeceğine işaret ederek, tasarladıkları maskeyle ilgili şu bilgileri paylaştı:

“Maskenin smart özelliğiyle bluetooth özelliğiyle telefona bağlanılıp içerisindeki akıllı fanların sürat ayarları denetim edilebiliyor. Bu da soluduğumuz havanın oksijen ölçüsünün kalitesini artırabiliyor. Smart özelliğiyle telefondaki sıhhat datalarını denetim edebiliyoruz. Nefes alışveriş sayısını, suratını. Maskenin birtakım patentlere mevzu olabilecek ögeleri var. Mesela verilen havayla alınan hava başka kanallardan alınıyor. Hasebiyle alınan havayla verilen hava birbirine karışmıyor, verdiğimiz karbondioksiti geri almıyoruz. Bu da insanlara sıhhat olarak geri dönüyor.”

NABIZ, NEFESTEKİ SICAKLIK TAKİBİ

”Aynı vakitte verilen karbondioksit ölçüsünde karbonhidrat yakımı ya da yağ yakımı hakkında kimi parametreler veriliyor. O parametreleri takip edebileceğiz birtakım bedeller veriyor. Nabız, nefesteki sıcaklık takibi üzere birçok özelliğe de sahip olacak. “

Oflaz, TÜBİTAK’tan aldıkları takviyeyle 1 Kasım’da başlayacakları 1 yıllık çalışmayla özelliklerini geliştirerek maskeyi endüstriyel dizaynla üretime hazır hale getireceklerini anlatarak, “Maskeyi, teneffüsün gerektiği her alanda kullanılabilecek hale dönüştürmek istiyoruz. Tasarladığımız maske tartısından ötürü tahminen bir bez maskenin yerine tutmayacaktır lakin yüksek derecede muhafaza sağlayacaktır.” dedi.

Başta sıhhat işçisi, itfaiyeciler, kolluk kuvvetleri ve ağır endüstride çalışanların kullanması amaçlanan maskenin sahip olacağı teknolojiyle kimi haberleşmeleri de sağlayabileceğini anlatan Oflaz, şunları kaydetti:

“İçerisine bluetooth mikrofon ve hoparlör koyacağız. Bağlantı kurmak istediğimizde direkt sesi telefona aktarılabilecek. Birebir vakitte karşınızdaki biriyle konuşurken istediğimiz anda sesi dışarıya hoparlörle verecek. Şu an görüyoruz ki maske takarak bağlantı kurmak isteyen bireyler, sesi duyurmak için maskeyi indiriyorlar. Buna gerek kalmayacak. Maskemiz esasen enfeksiyondan koruyacak. Bunun yanında riski meslekleri avantajlı bir hale getirecek. Bu manada üretilen ithal maskeler var. Onların da fiyatları çok yüksek. Bu, yerli üretim olacak. Alandan gelen talepleri teknolojik olarak içinde barındıracağı için öbür maskelere nazaran avantaj sağlayacak. Fiyatından ötürü da daha avantajlı olacak.”

“GÜNÜMÜZDE KULLANILAN MASKE TEKNOLOJİLERİ ASLINDA ESKİ”

Araştırma vazifelisi Muhammed Tarık Çöpoğlu da projeye 9 kişilik bir takımla devam edeceklerini söyledi. Günümüzde kullanılan maske teknolojilerinin aslında eski olduğuna dikkati çeken Çöpoğlu, “Teknolojik özellikleri barındırdığı söylenen maskeler de aslında tahminen 50-60 yıl öncesinin teknolojileriyle çalışıyor. Geniş kitleler tarafından kullanılan maskelerin eksiklikleri ortaya çıkmaya başladı; verdiğimiz nefesi tekrar almamız üzere. Maskelerin, teknolojik olarak geride kalmış eserler olduğunu gördük.” sözlerini kullandı. Çöpoğlu, tespit ettikleri eksikleri gidermek için harekete geçtiklerini ve projeyi geliştirme çalışmalarının devam ettiğini kelamlarına ekledi.