Psycho (Sapık) – 1960 (IMDb: 8.5)

Alfred Hitchcock tarafından çekilen ‘Sapık‘ sineması gelmiş geçmiş en büyük endişe klasiklerinden biri olarak kabul ediliyor. 1960 imali sinema, Robert Bloch’un birebir isimli romanından uyarlanmıştır. Sinema, bir sekreter ile motel sahibi ortasındaki müsabakayı anlatır. Hitchcock, pek çok röportajında sinema hakkında “Gülmek için yapılmış eğlenceli bir sinema” demiştir. ABD’de ‘kültürel, tarihi ve estetik olarak önemli’ sinemalar ortasına seçilen sinemanın Kongre Kütüphanesi’nin ‘Ulusal Sinema Arşivi’nde koruma edilmesine karar verilmiştir. Sinemanın başrol oyuncuları Janet Leigh ve Anthony Perkins’tir. Sinemanın IMDb puanı 8.5’tir.

Vampire Hunter D: Bloodlust – 2000 (IMDb: 7.7)

Direktörlüğünü Yoshiaki Kawajiri‘nin yaptığı ‘Vampire Hunter D: Bloodlust‘ bir Japon anime sinemasıdır. Sinemanın senaryosu yeniden Kawajiri imzalıdır. Sinema, Hideyuki Kikcuhi’nin Vampire Hunter D serisinin üçüncü romanı Demon Deatchase’e dayanır. İmali 3 yıl süren ve eleştirmenlerden geçer not alan sinemanın IMDb puanı 7.7’dir.

Evil Dead II (Vahşet) – 1987 (IMDb: 7.8)

‘Evil Dead II‘ yani Türkçe ismiyle ‘Vahşet‘, 1987 imali bir Amerikan dehşet güldürü sinemasıdır. 1981 imali ‘The Evil Dead’ sinemasının devamı olan bu sinemanın direktörlüğünü, serinin birinci sineması üzere Sam Raimi tarafından yönetilmiştir. Sinemanın birinci birkaç dakikasındaki olaylar sinemanın özeti niteliğindedir. Ash ve Linda karakterlerinin öyküsünü izlediğimiz sinema, müzikten çizgi dizilerine pek çok yerde karşımıza çıkmıştır. Sinemanın IMDb puanı 7.8’dir.

Halloween (Yabancı) – 1978 (IMDb: 7.8)

John Carpenter’ın yönettiği ‘Halloween‘ yani Türkçe ismiyle ‘Yabancı‘, 1978 tarihinde vizyona girmiştir. Sinemanın başrollerinde Donald Pleasence ve Jamie Lee Curtis yer alır. Cadılar Bayramı gecesi ablasını öldüren 6 yaşındaki Michael Myers’ın 15 yıl kaldığı hastaneden kaçmasıyla ilerleyen sinemaya eleştirmenler Hitchcock’un ‘Sapık’ sinemasından esintiler taşıdığı yorumunu yapmıştır. Slasher sinemaları ortasında kıymetli bir yere sahip olan ‘Yabancı’nın IMDb puanı 7.8’dir.

Wait Until Dark (Karanlığa Kadar Bekle) – 1967 (IMDb: 7.8)

Amerikan endişe sineması ‘Karanlığa Kadar Bekle‘ 1967 yılında yayınlamıştır. Terence Young’un direktörlüğünde çekilen sinemada Audrey Hepburn kör bir bayanı canlandırmıştır. Sinemada ayrıyeten Alan Arkin ve Richard Crenna üzere isimler de rol almıştır. ‘Karanlığa Kadar Bekle’, 1966 tarihli bir oyundan beyazperdeye aktarılmıştır. Audrey Hepburn’e 1967 yılında ‘En İyi Bayan Oyuncu’ kısmında Oscar adaylığı getiren sinemanın IMDb puanı 7.8’dir.

The Innocents – 1961 (IMDb: 7.8)

‘The Innocents‘ sineması 1961 yılında gösterilmiştir. Başrolde Deborah Kerr’in yer aldığı üretimde yönetmelik koltuğunda Jack Clayton oturmuştur. ‘En İyi İngiliz Filmi’ ve ‘En İyi Uyarlama’ kısımlarında BAFTA mükafatı kazanan sinema, Henry James’in ‘Yürek Burgusu’ isimli novellasından yola çıkılarak sinemaya aktarılmıştır. Sinemanın IMDb puanı 7.8’dir.

Frankenstein (Frankenstayn) – 1931 (IMDb: 7.8)

James Whale’in Mary Shelley’nin tıpkı isimli yapıtından uyarladığı yapıtının sinema versiyonudur. Romanın birinci ve üçüncü ciltilerinden tesirler taşıyan sinemanın senaryosunda Victor Frankenstein ve Henry Clerval karakterlerinin birinci isimlerinin yerleri değiştirilmiştir. Sinemadaki ‘Yaratık’ın kitaptakinin bilakis yavaş hareket etmesi 1920’lerde çekilen Alman sinema serisi Golem’den etkilenilmesine bağlanmıştır. 1931 üretimi sinemanın IMDb puanı 7.8’dir.

Bride of Frankenstein (Frankenstayn’ın Nişanlısı) – 1935 (IMDb: 7.8)

Mary Shelley’nin klasikleşen Frankenstein romanının ikinci cildinden sinemaya uyarlanan ‘Frankenstayn’ın Nişanlısı‘ sineması 1935 yılında vizyona girmiştir. Birinci sinemanın muvaffakiyetinin üzerine devam sineması çekilen sinemanın direktör koltuğunda James Whale oturmuştur. Sinemanın başrollerinde Boris Karloff ve Colin Clive yer alır. Başında Mary Shelley’in anlatımının yer aldığı sinemada ‘Yaratık’ artık konuşmayı öğrenmiştir. ‘Frankenstayn’ın Nişanlısı’nın IMDb puanı 7.8’dir.

The Lighthouse (Deniz Feneri) – 2019 (IMDb: 7.7)

Robert Eggers’in yönettiği ruhsal gerilim-korku sineması ‘Deniz Feneri‘ 2019’un en savlı üretimlerinden biriydi. Siyah beyaz çekilen sinema, birinci gösterimini 72’nci Cannes Sinema Şenliği’ni yapmıştı. Edgar Allan Poe’nun hikayelerinden esilenilen sinemada başrollerde Willem Dafoe ve Robert Pattinson’ı izliyorduk. ‘En İyi Manzara Yönetmenliği’ kısmında Oscar’a aday olmayı başaran sinemanın IMDb puanı 7.7’dir.

Kamera wo tomeruna! – 2017 (IMDb: 7.7)

2017’de yayınlanan ‘Kamera wo tomeruna!’ bir Japon zombi-komedisi sinemasıdır. 3 milyon yen bütçeli sinema evvelce Japonya’da yalnızca 6 gün boyunca gösterime kaldı. Lakin daha sonra Udine Sinema Şenliği’nde gösterimi yapılan sinema bir anda dünyanın dikkatini çekti. Sinema pek çok eleştirmenden senaryosu ve barındırdığı mizahla övgü topladı. Sinemanın IMDb puanı 7.7’dir.

Get Out (Kapan) – 2017 (IMDb: 7.7)

2017 üretimi olan ‘Kapan‘, bir Amerikan kaygı sinemasıdır. ‘Kapan’ın direktörlüğünü ve senaristliğini Jordan Peele gerçekleştirmiştir. Sinemanın oyuncuları ortasında Daniel Kaluuya, Alison Williams ve Lil Rey Howery üzere isimler yer alır. 2017’deki Sundance Sinema Şenliği’nde birinci gösterimi yapılmıştır. 75’inci Altın Küre Ödülleri’nde iki adaylık kazanan sinemanın IMDb puanı 7.7’dir.

What We Do in the Shadows (Aylak Vampirler) – 2014 (IMDb: 7.7)

Yeni Zelanda imali ‘Aylak Vampirler‘ sineması bir ‘sahte belgesel’ yani mockumentary stilinde bir korku-komedi sinemasıdır. Sinemanın direktörlüğünü ve senaristliğini Jemaine Clement ve Taika Waititi üstlenmiştir. 2014’teki Sundance Sinema Şenliği’nde gösterimi yapılan ve övgüler toplayan sinemanın IMDb puanı 7.7’dir.

The Exorcist (Şeytan) – 1973 (IMDb: 8.0)

Orjinal ismi ‘The Exorcist‘ olan ‘Şeytan‘ sineması 1973 yılında yayınlandı. William Friedkin’in yönettiği sinema tüm dünyada tenkit topladı. Sinemanın kendisi kadar çekim evresi da hayli olaylı geçti. Çekimler esnasında iki defa set yandı, ışıkçı ve imaj asistanı hayatını kaybetti, üç tane figüran kalp krizi geçirdi, başrol oyuncularından biri kolunu kırdı ve setteki kostümler çalındı. Tüm bu olaylarla bir arada ismi ‘lanetli sinema’ya çıkan ‘Şeytan’, endişe sinemasının sıkı takipçilerinin de favorileri ortasında. Sinemanın IMDb puanı 8.0’dır.

Rosemary’s Baby (Rosemary’nin Bebeği) – 1968 (IMDb: 8.0)

1968 imali ‘Rosemary’nin Bebeği‘ sineması bir ruhsal tansiyondur. Dünyaca ünlü direktör Roman Polanski tarafından çekilen sinemanın bir de birebir isimli bir romanı vardır. Sinemanın başrollerinde Mia Farrow ve John Cassavetes rol alır. Sinemadaki rolüyle Ruth Gordan, ‘En İyi Yardımcı Bayan Oyuncu’ kısmında hem Oscar hem de Altın Küre mükafatı kazanmayı başarmıştır. Sinemanın IMDb puanı 8.0’dır.

Onibaba (Şeytan Kadın) – 1964 (IMDb: 8.0)

Japon direktör Kaneto Şindo‘nun yazıp yönettiği ‘Şeytan Bayan‘ filmiğ 1964 yılında vizyona girmiştir. Fantastik dehşet cinsindeki sinema, birçok ülkede özgün ismiyle, Türkiye üzere kimi ülkelerde ise özgün isminin o lisanlardaki manasına karşılık isimlerle gösterilmiştir. Japon direktör Kaneto Şindo’nun Budist bir efsaneden esinlenerek senaryosunu yazdığı sinemanın IMDb puanı 8.0’dır.

Kaidan – 1964 (IMDb: 8.0)

1964 yılında vizyona giren Kaidan sineması bir antoloji kaygı örneğidir. Sinemanın direktörü Masaki Kobayashi’dir. Lafcadio Hearn’in tıpkı isimli bir Japon halk masalları derlemesinden beyaz perdeye aktarılmıştır. Sinemada dört başka ve ilgisiz kıssa yer alır. 1965 yılında düzenlenen Cannes Sinema Şenliği’nde ‘Özel Heyet Ödülü’ kazanan sinema, ‘En İyi Yabancı Lisanda Film’ kısmında Japonya’ya Oscar adaylığı kazandırmıştır. Sinemanın IMDb puanı 8.0’dır.

IMDb’YE NAZARAN EN İYİ ENDİŞE SİNEMALARI

Les diaboliques (Şeytan Ruhlu İnsanlar) – 1955 (IMDb: 8.0)

Fransa imali ruhsal tansiyon sineması olan ‘Şeytan Ruhlu Beşerler‘, 1955 yılında vizyona girmiştir. Orjinal ismi Les Diaboliques olan sinema Türkiye’de 1957’de gösterilmiştir. Pierre Boileau ve Thomas Narcejac’ın birlikte yazıkları romanlarından sinemaya aktarılan sinemanın senaryosu Jerome Geronimi imzalıdır. Henri-George Clouzot direktörlüğünde çekilen sinemada Simone Signoret, Vera Clouzot ve Paul Meurisse üzere isimler rol almıştır. Sinemanın IMDb puanı 8.0’dır.

Das Testament des Dr. Mabuse (Dr. Mabuse’nin Vasiyeti) – 1933 (IMDb: 8.0)

Bir Alman ruhsal tansiyonu olan ‘Dr. Mabuse’nin Vasiyeti‘ sineması 1933 yılında vizyona girmiştir. Fritz Lang’ın yönettiği sinemanın senaryosu Norbert Jacques imzalıdır. Senaryoda direktör Lang’ın da katkısı vardır. Dr. Mabuse karakterini Rudolf Klein-Rogge canlandırmıştır. Sinemada Berlin polis müfettişi Lohmann bir dava üzerinde çalışır. Tüm ipuçları akıl hastalığı nedeniyle yıllardan beri hastanede yatan Dr. Mabuse’yi gösterir. Sinema Dr. Mabuse ve Lohmann üzerinden tansiyon dozu yüksek sahneler içerir. Sinemanın IMDb puanı 8.0’dır.

Lat den ratte komma in (Gir Kanıma) – 2008 (IMDb: 7.9)

İsveçli direktör Tomas Alfredson‘un yönettiği ‘Gir Kanıma‘, sinemanın senaryosunu da yazan John Ajvide Lindqvist’in birebir isimli romanından uyarlanmıştır. Sinemada Stockholm’ün banliyölerinden birinde arkadaşlarının dalga geçtiği 12 yaşında bir çocuğun bir vampirle geliştirdiği arkadaşlık ele alınır. Sinema yayınlandığı yıl Avrupa’daki pek çok şenlikten mükafatla dönmüştür. Sinemanın IMDb puanı 7.9’dır.

Shaun of the Dead (Zombilerin Şafağı) – 2004 (IMDb: 7.9)

“Aaa, bu listede ne işi var bu sinemanın?” diyebileceğiniz ‘Zombilerin Şafağı‘ da elbette bu listede olacak. Kaygı güldürü çeşidindeki sinema, 2004 yılında vizyona girdi. Sinemada kıyamet zombi ayaklanmasına yakalanan ve zombilerden kaçıp sığınmaya çalışan bir küme insanı izliyoruz. BAFTA Ödülleri’nde iki adaylık kazanan sinemanın IMDb puanı 7.9’dur.

Dawn of the Dead (Zombi) – 1978 (IMDb: 7.9)

1978 yılında vizyona giren sinema, ismi üstünde bir zombi sinemasıdır. Sinemada insan etiyle beslenen ve daha kitle histeriye sebebiyet veren, kökeni bilinmeyen bir salgının yol açtığı vefatları izliyoruz. Dört ayda çekilen sinema, dünya çapında 55 milyonun üzerinde hasılat elde etmeyi başardı. Sinema pek çok ‘en’ler listesinde kendine yer bulmayı başarmıştır. ‘Zombi’nin IMDb puanı 7.9’dur.

Night of the Living Dead (Yaşayan Ölülerin Gecesi) – 1968 (IMDb: 7.9)

George A. Romero tarafından yönetilen ‘Yaşayan Ölülerin Gecesi‘, 1968 üretimi bir siyah-beyaz endişe sinemasıdır. Sinemada iki başkahramanımız ile birlikte yedi kişinin gizemli bir halde hayata dönen zombilerden kurtulmak üzere bir çiftlik konutuna sığınmaları ve burada hayatta kalmaya çalışmaları anlatılır. Sinema birinci sefer gösterime girdiğinde şiddet sahnelerinin açıklığı sebebiyle eleştirilmiştir. ABD Kongre Kütüphanesi sineması 1999 yılında ‘kültürel, tarihi ya da estetik açıdan önemli’ olduğu gerekçesiyle Ulusal Sinema Arşivi’ne dahil etmiştir. Sinemanın IMDb puanı 7.9’dur.

King Kong – 1933 (IMDb: 7.9)

Dehşet öğeleri taşıyan bir macera sineması olan ‘King Kong‘, tanınan kültüre değerli izler bırakmış bir sinemadır. Devam sinemaları de çekilen bu üretimin birinci sineması 1933 yılında gösterime girmiştir. Bu özgün King Kong’un direktörlüğünü Merian C. Cooper üstlenmiştir. 672 bin dolara mal olan sinemanın IMDb puanı 7.9’dur.

Nosferatu – 1922 (IMDb: 7.9)

Alman dışavurumcu sinemalardan biri olan ‘Nosferatu‘ 1922 yılında gösterime girmiştir. Alman dışavurumcu akımın başyapıtlarından biri olarak kabul edilen ‘Nosferatu’ birebir vakitte bir dehşet klasiği haline de gelmiştir. F. W. Murnau’nun yönettiği sinemada Max Schreck, vampir kont Orlak rolündedir. Sinema, Bram Stoker’ın ‘Drakula’ romanının bir uyarlaması olup olmadığıyla da tartışma yaratmıştır. ‘Nosferatu’nun IMDb puanı 7.9’dur.

I Saw The Devil (Şeytanı Gördüm) – 2010 (IMDb: 7.9)

Güney Koreli direktör Kim Jee-Woon‘un yönettiği ‘Şeytanı Gördüm‘ sineması 2010 yılında gösterime girmiştir. Nişanlısı seri katil tarafından vahşice öldürülen bir casusun macerasına konuk oluyoruz sinemada. Lee Byung-hun ve Choi min-sik üzere Koreli yıldızların rol aldığı imal, son periyodun en çok ses getiren aksiyon dehşet sinemalarından biridir. Sinemanın IMDb puanı 7.9’dur.

The Shining (Cinnet) – 1980 (IMDb: 8.4)

Gelmiş geçmiş en tanınan kaygı romanları muharrirlerinden biri olan Stephen King‘in birebir isimli romanından beyaz perdeye uyarlanan ‘The Shining‘ yani ‘Cinnet‘ 1980 üretimi bir sinemadır. Sinemanın direktörü de efsanevi isimlerden Stanley Kubrick‘tir. Sinemanın başrolünde muharrir Jack Torrance’i canlandıran usta aktör Jack Nicholson yer alır. ‘En fazla çekim tekrarı yapılan film’ unvanını elinde barındıran sinemada Torrance karakterinin eşini Shelley Duval canlandırmıştır. ‘Sapık’ sinemasıyla bir arada en kıymetli kaygı klasikleri ortasında kabul edilir. Sinemanın IMDb puanı 8.4’tür.

Alien (Yaratık) – 1979 (IMDb: 8.4)

Yepyeni ismi ‘Alien‘ olan ‘Yaratık‘ 1979 imali bir sinemadır. Direktörlüğünü Ridley Scott‘ın yaptığı sinema her ne kadar bilim kurgu odaklı bir sinema olsa da içerdiği endişe öğelerinden dolayı ‘korku’ çeşidine de dahil edilir. Beyaz perdede büyük bir gişe başarısı yakalayan sinemanın daha sonra 4 devam sineması çekilmiştir. ‘Yaratık‘, 980 yılında ‘En İyi Sanat Yönetimi’ ve ‘En İyi Efekt’ kısımlarında Akademi Ödülleri’ne aday olmayı başarmıştır. Sinemanın IMDb puanı 8.4’tür.

Tumbbad – 2018 (IMDb: 8.3)

2018 üretimi ‘Tumbbad‘ sineması Rahi Anil Barve ve Adesh Prasad‘ın direktörlüğünde çekilmiştir. Hindistan ve İsveç ortak üretimidir. Sinemada, Vinayak karakterinin kıssası anlatılır. Ailesiyle Tumbbad’da yaşayan ve geçim düşüncesi çeken Vinayak bir gün gizemli bir odaya girer. Lakin hatırlamak istemeyeceği fecî deneyimler yaşar. Daha sonra meskenden uzaklaştırılıp Tumbbad’ı terk eder. 15 yıl sonra tekrar bölgeye dönen karakterimiz, ailesi hakkındaki karanlık sırları öğrenir. Fakat berbat bir sürprizin kendisini beklediğinden haberi yoktur. ‘Tumbbad’, 8.3’lük IMDb puanıyla dünya sinemasından dehşet örneklerini sevenlerin beğenisini toplamış bir sinema oldu.

The Blue Elephant (Mavi Fil) – 2014 (IMDb: 8.1)

Mısır üretimi ‘Mavi Fil‘ sineması 2014 yılında yayınlanmıştır. Drama, endişe, gizem tiplerindeki sinemanın direktörlüğünü Marwan Hamed üstlenmiştir. Mısırlı müellif Ahmet Mourad‘ın bir romanından beyaz perdeye uyarlanmıştır lakin sinemanın sonu ile kitabın sonu ortasında farklılıklar vardır. Sinemada Yehia isimli bir karakter üzerinden öykü anlatılır. Bir hastanede çalışmaya 5 yıl orta verdikten sonra tekrar geri dönen bir psikiyatri uzmanı olan Yehia, cinayetle suçlanan eski bir arkadaşıyla karşılaşır. Akıl ve ruh sıhhatinin denetimi için hastaneye giden bu arkadaşına yardımcı olmak isteyen Yehia kendini hiç beklemediği gizemli bir dünyanın içinde bulur. Sinemanın IMDb puanı 8.1’dir.

Fakat sen daha fazlasını istersen TIKLA İZLE! 

The Thing (Şey) – 1982 (IMDb: 8.1)

Özgün ismi ‘The Thing‘ olan ‘Şey‘ sineması 1982 üretimi bir sinemadır. John Carpenter tarafından yönetilen ve başrolünde Kurt Rusell‘ın bulunduğu sinema bir bilim kurgu-korku filimdir. Sinema, ismini öteki organizmaları taklit eebilen dünya dışı bir ömür formuna itafen almıştır. ‘Şey’, Antarktika araştırma istasyonuna sızar ve araştırmacıların görünüşlerini taklit ederek küme içinde bir paranoyanın gelişmesine sebep olur. Sinemanın IMDb puanı 8.1’dir.

What Ever Happened to Baby Jane? (Küçük Bebeğe Ne Oldu?) – 1962 (IMDb: 8.1)

1962’de gösterime giren ‘Küçük Bebeğe Ne Oldu?‘ sineması bir ruhsal tansiyon sinemasıdır. ABD’li romancı Henry Farrell‘ın 1960 tarihli Gotik dehşet romanından uyarlanan siyah beyaz sinemanın direktörü Robert Aldrich’tir. Sinemada eski bir malikanede toplumdan uzak yaşayan, bir periyodun ünlü sinema oyuncuları olan iki yaşlı kız kardeşin hikayesi anlatılır. Eski çocuk yıldızı Bebek Jane’in tekerlekli sandalyeye mahkum kız kardeşi Blanche’a uyguladığı ruhsal baskı ürkütücü bir formda perdeye aktarılır. Sinemanın IMDb puanı 8.1’dir.

Faust: Eine deutsche Volkssage – 1926 (IMDb: 8.1)

1926 üretimi ‘Faust: Eine deutsche Volkssage‘, Goethe’nin ölümsüz yapıtının sinema uyarlamasıdır. F.W. Murnau tarafından çekilen sinemada İsveçli aktör Gösta Ekman ‘Faust‘u, sessiz sinema devrinin unutulmaz isimlerinden Emil Jannings ‘Mephisto‘yu, Alman aktris Camilla Horn da ‘Gretchen‘ karakterini canlandırır. Rab’ın varlığını ve hayatın manasını sorgulamakta olan Faust karakterinin gerçeği arama seyahati ve bu esnada dileklerine yenik düşmesini bahis alan sinema, biçimsel özellikleriyle Alman Ekspresyonizmi’nin sinema tarihine istikamet veren üretimlerinden biri olarak kabul edilir. Sinemanın IMDb puanı 8.1’dir.

Das Cabinet des Dr. Caligari (Dr. Caligari’nin Muayenehanesi) – 1920 (IMDb: 8.1)

1920 imali ‘Dr. Caligari’nin Muayenehanesi‘ sineması Robert Wiene‘nin yönettiği bir sinemadır. Alman dışavurumcu sinemanın önde gelen sinemalarından biri olarak kabul edilen imal siyah beyaz çekilmiştir. Birçok diğer sineması de etkilemiş bir üretimdir. Sinemanın IMDb puanı 8.1’dir.

Pafekuto buru – 1997 (IMDb: 8.0)

‘Pafekuto buru‘ yani İngilizce gösterim ismiyle ‘Perfect Blue‘ Satoshi Kon tarafından yönetilen, Sadayuki Murai tarafından yazılan bir animasyon sinemasıdır. 1997’de yayınlanan sinema ruhsal tansiyon ve endişe öğelerini içerir. Yoshikazu Takeuchi’nin birebir isimli romanından beyaz perdeye aktarılmıştır. Sinemanın IMDb puanı 8.0’dır.

Vampire Hunter D: Bloodlust – 2000 (IMDb: 7.7)
?

Vampirlerin ve iblislerin yer yüzünde gezdiği, karanlık bir dünyada vampir bir baba ile insan bir annenin oğlu olan bir vampir, D kanını taşıdığı her iki ırkın korkusunu kazanmış bir vampir avcısıdır. D, vampirlerin sahip olduğu zafiyetlere sadece muhakkak bir oranda sahip olup beşerler ortasında yaşamaya çalışsa da toplum tarafından kabul görmemektedir.
Yeryüzünde kalan son vampirlerden biri olan Baron Meier Link, Charlotte Elbourne isminde genç bir kızı kaçırır. Bunun üzerine Charlotte’un babası D’yi kızını geri getirmesi için kiralar ve şayet bir vampire dönüşmüşse insancıl bir halde öldürmesini ister. Tıpkı vakitte Charlotte’un ağabeyi de kardeşini kurtarması için Marcus Kardeşleri kiralamıştır. D ve Marcus Kardeşler Link’e ulaşmak için hem birbirleri ile hem de vakte karşı yarışırlar. Sinemanın IMDb puanı 7.7’dir.
 

Vargtimmen – 1968 (IMDb: 7.7)
?

1968 İsveç imali gerçeküstü sinemadır. Ingmar Bergman’ın yönettiği sinemada Johan Borg isimli ressamın Baltrum’daki bir adada kayboluşunun perde gerisi anlatılmaktadır. Sinemanın IMDb puanı 7.7’dir.
 

Repulsion (Tiksinti) – 1965 (IMDb: 7.7)
?

Roman Polanski’nin yönettiği 1965 üretimi endişe sinemasıdır. Olay örgüsü Gérard Brach ve Roman Polanski tarafından tasarlanan imal, Polanski’nin Polonya dışında çektiği birinci sinemadır. Sinemanın IMDb puanı 7.7’dir.
 

Birds (Kuşlar) – 1963 (IMDb: 7.7)
?

Varlıklı, hoş ve şımarık bir genç bayan olan Melanie Daniels (Tippi Hedren), San Francisco’daki bir evcil hayvan dükkânında güzel ve değişik biri olan avukat Mitch Brenner (Rod Taylor) ile tanışır. Melanie, Mitch’in bu dükkânda ona oynadığı küçük oyuna kızsa da ondan hoşlanır. O gün Mitch’in, kızkardeşinin doğum günü için aradığı ancak bulamadığı kuşları satın alır ve bunları ikram olarak Mitch’in Pasifik kıyısındaki küçük bir kasaba olan Bodego Bay’deki konutuna götürmeye karar verir. Kasabadaki hayat birinci başlarda Melanie’ye olağan gözükse birkaç gün sonra kasaba ve etrafındaki kuşlar tuhaf davranmaya ve sebepsiz bir halde insanlara saldırmaya başlar. Kuşların akınları kısa bir müddet içinde ölümcül olacak, insanlara yaptıkları akınlar sertleşecektir. Çünkü bir çiftçinin konutunun camını kırarak içeri girer ve çiftçiyi gözlerini oyup öldürürler; keza Melanie’nin tanıştığı genç bayan da onların kurbanı olacaktır. Her tipten kuşun yarattığı bu olaylar karşısında korkan ve ne yapacağını bilemeyen kasaba halkı kafesteki kuşlar üzere konutlarına, dükkânlarına sığınır ve bir manada içeride mahpus kalırlar. Sinemanın IMDb puanı 7.7’dir.
 

Peeping Tom (Röntgenci) – 1960 (IMDb: 7.7)
?

Londra’da bir bayanla tanışan Mark Lewis onu ceketini altına yerleştirdiği kamera ile çeker. Daha sonra ise kameranın vizörünü bayanı odasına yönlendirir ve gidip bayanı öldürür. Bu anları kamera kaydeder. Daha sonra sineması kendi odasında izler. Polise de kendini muhabir olarak tanıtır. Sinemanın IMDb puanı 7.7’dir.
 

Les yeux talih visage (Çaresiz Gözler) – 1960 (IMDb: 7.7)
?

Sinema, Paris yakınlarında bir bayanın (Valli) gece saatlerinde otomobiliyle ırmağa bir ceset bırakmasıyla başlar. Ceset bulunduktan sonra Génessier (Brasseur) ırmağa bırakılan kızı, yüzü bir trafik kazasında müthiş bir biçimde yaralanmış olan kendi kızı, Christiane Génessier (Scob), olarak teşhis eder. Dr. Génessier klinik olarak da kullandığı büyük bir konakta yaşamakta, kafeste tuttuğu birçok Alman kurdu yahut öteki köpekler ile deneyler yapmaktadır. Sinemanın IMDb puanı 7.7’dir.
 

Invasion of the Body Snatchers (Merihten Saldıranlar) – 1956 (IMDb: 7.7)
?

Araştırmacı Elizabeth Driscoll, son vakitlerde gökyüzünden yağmakta olan çiçek sporlarından birini alıp incelemek üzerine konutuna getirir. Kısa bir müddet sonra erkek arkadaşı Geoffrey’in bir anda tuhaflaşmasına ve aralı tutumlarına şahit olur. Bu değişimin ciddiyetinin boyutlarını keşfetmekte olan bayan iş arkadaşı Matthew Bannel’a sarfiyat ve birlikte durumu araştırmaya başlarlar. Ortaya çıkan sonuç ise ürkütücü olur. Gökyüzünden yağan sporlar, uzaydan gelmekte olan bir istilacı bitki çeşidinin örnekleridir. Kenti kurtarmak ise Elizabeth ve arkadaşlarına düşmüştür. Sinemanın IMDb puanı 7.7’dir.
 

The Invisible Man (Görünmeyen Adam) – 1933  (IMDb: 7.7)
?

Sinema, varlıklı ve zeki bir bilim insanıyla sürdürdüğü münasebetinde fizikî ve duygusal şiddet görmekte olan Cecilia Kass’ın etrafında örülüyor. Denetimci ve baskıcı olan erkek arkadaşına daha fazla dayanamayan Cecilia gecenin bir yarısı kaçmanın bir yolunu bulur ve yaşadığı kabustan olabildiğince uzaklaşmaya karar verir. Eski sevgilisinin kendisini bulacağından tasa ettiği için saklanmaya karar veren genç bayan, kız kardeşi, kardeşlerin bir çocukluk arkadaşı ve onun kızından yardım alır. Lakin Cecilia’nın sıkıntılı eski sevgilisi intihar ettiğinde ve ona büyük servetinin cömert bir kısmını bıraktığında, Cecilia vefatının bir aldatmaca olduğunu düşünmeye başlar. Bir dizi ürkütücü tesadüf tehlikeli hale gelmeye ve sevdiği insanların hayatını tehdit etmeye başladığında, Cecilia çaresizce kimsenin göremediği biri tarafından avlandığını kanıtlamaya çalışır. Lakin bu süreçte genç bayanın akıl sıhhati tehlike altına girer. Sinemanın IMDb puanı 7.7’dir.
 

Häxan – 1922 (IMDb: 7.7)
?

922 İsveç-Danimarka üretimi belgesel stili sessiz kaygı sineması. Christensen’in engizisyon mahkemesi üyeleri için yazılmış olan 15. yüzyıl Alman rehber kitabı Şeytan Cazip (Malleus Maleficarum) üzerine yaptığı çalışmalara dayanmaktadır. Häxan, batıl inançlarla hem zihinsel hem bedensel hastalıkların yanlış anlaşılmasının cadı avı histerisine nasıl sebep olacağına dair bir çalışmadır. Sinemanın IMDb puanı 7.7’dir.
 

Stree – 2018 (IMDb: 7.6)
?

Stree, erkeklerin makûs bir ruh tarafından kaçırıldığına inanılan bir kasabada yaşananları bahis ediyor. Küçük bir kasaba olan Chanderi’de anlatılan bir öykü kulaktan kulağa yayılmaktadır. Rivayete nazaran Stree ismindeki makûs bir ruh geceleri erkekleri kaçırmaktadır. Kaçırılan adamlardan geriye yalnızca kıyafetleri kalır. Anlatılan kıssanın doğruluğunu kimse bilmese de akşam olduğunda kasabada yaşayan erkeklerde bir kaygı meydana gelir. Kentin duvarlarına yazılan yazılar ise onların erkeklerin dehşetlerinin artmasına neden olacaktır. Sinemanın IMDb puanı 7.6’dir.
 

La piel que habito  (İçinde Yaşadığım Deri) – 2011 (IMDb: 7.6)
?

Başarılı bir plastik cerrah olan Dr. Robert Ledgard (Antonio Banderas) bir trafik kazasında bedeni büsbütün yanan eşine yeni bir deri yaratmak için 12 yıl boyunca uğraşır ve nihayet bunu başarır. Lakin eşi aynada yanan bedenini görünce intihar eder. Küçük kızı Norma bu intiharı görerek ruhsal bir travma yaşar ve insanlardan uzak durmayı tercih eden, içine kapanık bir çocuk haline gelir. Dr. Ledgard, kızını daha toplumsal hale getirmek için uğraşlar, lakin bu daha makus halde sonuçlanır, kızı berbat biçimde bir tecavüze uğrar.IMDb puanı 7.6’dır.
 

Zombieland – 2009 (IMDb: 7.6)
?

Dünya zombilerin istilası altındadır. Columbus, korkak lakin birtakım kurallar sayesinde hayatta kalabilmiş biridir. Tallahassee, daima otomatik tüfek kullanan, zombi avlamayı seven, en büyük emeli dünyadaki son Twinkie keklerinden yemek olan sert görünümlü biridir. Zombi istilasının karmaşasında, hayatta kalmak için insanları soymayı seçen Wichita ve kızkardeşi Little Rock ile yolları kesişen bu ikili güçlü maceralar yaşarlar. Vakitle birbirlerine bağlanır, gerilerini korurlar. IMDb puanı 7.6’dır.
 

Saw (Testere) – 2004 (IMDb: 7.6)
?

Fotoğrafçı Adam Faulkner ağzına kadar su dolu bir küvette uyanır. İçinde olduğu oda kullanılmayan bir banyodur. Zalimce düzenlenmiş bir oyun burada başlamaktadır. IMDb puanı 7.6’dır.

28 Days Later (28 Gün Sonra) – 2002 (IMDb: 7.6)
?

Londra’daki bir araştırma merkezindeki denek maymunların, bir küme aktivist tarafından hür bırakılması ile etrafa ölümcül bir virüs yayılır. Virüsten etkilenen bireyler 15 saniye sonra insani özelliklerinden çıkıp, cinayete eğilimli saldırgan yaratıklara dönüşür. IMDb puanı 7.6’dır.
 

The Others (Diğerleri) – 2001 (IMDb: 7.6)
?

II. Dünya Savaşı’nda kocasını kaybetmiş olan Grace, güneş ışığına hassasiyeti olan iki çocuğuyla birlikte, Jersey’de büyük bir konakta yaşamaktadır. Perdelerin daima sıkı sıkıya kapalı tutulduğu meskene, bir gün üç kişi uğrar: Yaşlı bir bayan ve adam, bir de dilsiz genç kız. Konuta hizmetçiler aramakta olan Grace, bu bireyleri işe alır ve onları çocuklarının sıhhat durumu konusunda uyarır. Öte yandan, Grace’in kızı Anne, Victor isminde bir çocuğun kendileriyle birlikte meskende yaşadığına, onu ortada sırada konutun çeşitli yerlerinde gördüğüne inanmaktadır. Bunu tekraren annesine söyler lakin annesi Grace bunu pek önemsemez. IMDb puanı 7.6’dır.

Memorîzu – 1995 (IMDb: 7.6)
?

Magnetic Rose (彼女の想いで Kanojo no Omoide), aldıkları SOS sinyallerini araştırmak için dünya yörüngesindeki bir enkaza giren Corona gemisi çalışanının karşılaştıkları garip olayları bahis almaktadır. Tensai Okamura’nın yönettiği ikinci kıssa Stink Bomb (最臭兵器 Saishū-heiki) ise genç bir laboratuvar asistanının bir kaza sonucunda biyolojik bir silaha dönüşmesi anlatılmaktadır. Katsuhiro Otomo’nun yönettiği son kıssa olan Cannon Fodder (大砲の街 Taihō no Machi) ise bilinmeyen bir düşmana karşı savaşan bir kentin günlük ömrünü anlatmaktadır. IMDb puanı 7.6’dır.
 

Interview with the Vampire: The Vampire Chronicles (Vampirle Görüşme) – 1994 (IMDb: 7.6)
?

Genç bir gazeteci (Slater) gizemli bir adamla röportaj yapmaya başlar. Adam 200 yaşında bir vampir olduğunu söyler. İnanmayan gazeteciye birkaç numara yaparak onu inandırır ve hikayesini anlatmaya başlar. Louis (Pitt) varlıklı bir gençtir. Karısını yakın vakitte kaybetmiştir ve kendisini bir türlü toparlayamamıştır. Sarhoş olduğu bir gecede Lestat’ın (Cruise) onu vampir yapma fikrine karşı çıkamaz ve bütün hayatı değişir ancak kendi içinde gelgitler yaşamaktadır zira insanları öldürme fikri ona çok zıt gelmektedir. Bu nedenle uzun bir mühlet sıçanlar fareler köpekler ve tavuklarla yönetim etmiştir. Bu sırada küçük bir kız olan Claudia’yı görür ve onu ısırmasıyla bütün her şey değiştir. IMDb puanı 7.6’dır.

Santa Sangre (Kutsal Kan) – 1989 (IMDb: 7.6)
?

Akıl hastanesinde beyaz duvarların ortasında kendini kuş zanneden ve bir ağacın üzerinde yaşayan Fenix (kendi küllerinden doğan Anka Kuşu) var karşımızda. Geçmişe dönüşlerle Fenix’in neden akıl hastanesinde olduğunu öğreniriz öncelikle. Ailesi ile birlikte şovlar yaptıkları sirklerinde hoş bir çocukluk geçirmektedir Fenix. Fakat çapkın bir adam olan babasının annesini sirkteki dövmeli bayanla aldattığı gece her şey değişir. Babasını dövmeli bayanla yakalayan annesi babasının cinsel organına sülfürik asit atar, babası buna karşılık annesinin kollarını bıçakla keser ve sonra da intihar eder. Tüm bu olayları izleyen Fenix önemli bir travma geçirerek akıl hastanesine yatar. Fenix’in hayatı bir gün odasının camından kolları olmayan annesini sokağın kenarında beklerken görmesiyle büsbütün değişecektir. Hastaneden kaçan Fenix ile annesi artık simbiyotik (iki canlı ortasında her iki tarafın karşılıklı yararlanmalarına dayalı ortak ilişki) bir hayatı paylaşmaya başlarlar. IMDb puanı 7.6’dır.

Profondo Rosso (Derin Kırmızı) – 1975 (IMDb: 7.6)
?

Caz piyanisti ve müzik hocası Marcus Daly, kanlı bir cinayete şahit olduktan sonra, cinayetin arkasındaki gizemi araştırmaya başlar. Vakitle cinayetlerin sayısı artmaya başlar ve Daly cinayetlerle kendisi ortasındaki kontaktan yola çaıkarak, katilin kim olduğunu bulmaya çalışır. Katile giden yol, sırlarla dolu bir bulmacayı andırmaktadır. IMDb puanı 7.6’dır.
 

The Incredible Shrinking Man (Kendi Kendine Küçülen Adam) – 1957 (IMDb: 7.6)
?

Radyoaktif bir sızıntıya maruz kalmış olan Scott Carey(Grant Williams)’nin vakit geçtikçe küçülmesini sinemaseverlere sunuyor. Eşi Louise (Randy Stuart) ile yaptığı tatil sırasında gizemli bir sis bulutunun üzerinden geçmesinin akabinde gitgide uzunluğu küçülen ve kilo veren Scott, tabipleri bile çaresiz ve şaşkınlığa sürükleyecek bir sendrom yaşamaktadır ve bir Barbie meskeninin içinde yaşayacak seviyede küçülen Scott için artık hiçbir şey eskisi üzere olmayacaktır. IMDb puanı 7.6’dir.
 

Godzilla – 1954 (IMDb: 7.6)
?

Nükleer testler sonucu denizde uyanan dev bir canavar, dinozorumsu vücudu ve nükleer nefesiyle dehşet saçmaya başlar. Gemileri batırır, adaları yerle bir eder. Yerlilerin Gojira ismini verdiği canavar istikametini Tokyo’ya çevirir. Gojira’nın başşehre getireceği yıkımı durdurmanın bedeli hiç de hafif olmayacaktır. IMDb puanı 7.6’dır.
 

Vampyr – 1932 (IMDb: 7.6)
?

Fransa’nın küçük bir kasabasına yolu düşen bir öğrenci olan Allan Grey’in uyuyup geceyi geçirebileceği bir yere muhtaçlığı vardır, birinci gördüğü hana yerleşir. Bu an prestijiyle da tuhaf ve sıra dışı şeyler işaretlerle müsabakaya başlar. Köy halkı gizemli şeyler yaşamaktadır. Marguerite Chopin isimli bir vampir köyün sakinlerini lanetlemiştir, Grey de bu laneti kaldırmak için kaldığı kalenin sahiplerine kelam verir. Köyü lanetten kurtarmak için vampirin yardımcılarıyla savaşmak zorunda olan Allan, kendi cenazesi de dahil olmak üzere fecî sanrılarla boğuştuğu ürkütücü bir seyahate adım atılır. IMDb puanı 7.6’dır.
 

Dr. Jekyll and Mr. Hyde (İki Ruhlu Adam) – 1931 (IMDb: 7.6)
?

Dr. Henry L. Jekyll (Fredric March) Victoria periyodu Londra’sının saygın ve sevilen tabiplerinden biridir. Üst katmandan varlıklı ve ince zevkleri de olan bir adamdır, esasen sinemanın başında onu malikhanesinde org çalarken görürüz, bu değerli ve hacimli müzik aletinin meskenlerde bulunması pek alışılmış bir şey değildir. Mesleğine ve hastalarına son derece bağlıdır. Sosyetik davetleri kaçırmak uğruna fakir ve yardıma muhtaç hastalarına vakit ayırmayı tercih edecek kadar da insancıldır. Birebir vakitte bir bilim adamı olan Dr. Jekyll’e üniversitede bir konferansı olduğu uşağı Poole (Edgar Norton) tarafından hatırlatılır. IMDb puanı 7.6’dır.
 

The Phantom of the Opera (Operadaki Hayalet) – 1925 (IMDb: 7.6)
?

1890’ların Paris’inde geçen sinemada, yüzü ileri derecede deforme olduğu için bir maske takarak dolaşan ve yer altındaki bilinmeyen mahzenlerde yaşayan Paris Operası’nın ‘Hayaleti’nin sevdiği bayanı bir star yapabilmek için opera yönetimini zorlaması, bu uğurda cinayet bile işleyerek binanın altını üstüne getirmesi anlatılmaktadır. IMDb puanı 7.6’dır.
 

A Quiet Place (Sessiz Bir Yer) – 2018 (IMDb: 7.5)
?

2 çocuklu bir aile, izole bir kırsalda sakin bir ömür sürmektedir. Şimdi büyüme çağlarında olan çocuklar da, ebeveynleri de hiçbir halde konuşmamakta, işaret lisanıyla anlaşmaktadır. Lakin bunun sebebi konuşamıyor olmaları değildir. Aile gıcırtı çıkaracak her türlü adımdan, ses yapacak her türlü hareketten uzak durmaktadır. Fakat günün birinde bu sakin hayat, küçük çocukların oyun oynarken bir lambayı devirmeleri ile tepetaklak olur. Dingin sessizliğin içinde çıkan bu ses, ailenin peşindeki varlığın dikkatini çabucak çekecek ve aile sessizliklerini bozmanın bedelini ağır ödeyecektir. IMDb puanı 7.5’tir.
 

Upgrade – 2018 (IMDb: 7.5)
?

Sinema gelecek vakitte, insanların konuşarak denetim edebildikleri zeki meskenler ve otomobiller çağında geçmektedir. Grey ise bu türlü bir vakitte yaşamasına karşın hala eski hazlara bağlıdır, otomobilini makinelere bırakmak yerine kendisi tamir etmekte ve satmaktadır. Grey’in en kıymetli müşterilerinden birisi de teknoloji devi Eron’dur. Grey, bir gün eşi ile eşinin otonom arabası ile seyahat ederken, otomobil denetimden çıkar ve onların buyruklarına uymaz. Çok hızlanan araç kaza yaparak devrilir. Otomobilin devrildiği bölgede bekleyen bir küme insan, Grey’in eşini öldürmekle kalmaz, Grey’i de felç ederler. Külliyen yatağa mahkûm olan Grey’e müşterisi Eron bir teklifte bulunur. Buna nazaran onun bedenine bir çip yerleştirilecek ve o da bu çip sayesinde yine hareket edebilecek ve yürüyebilecektir. Teklifi kabul eden Grey çipin takılması için bir ameliyat geçirir. Ameliyat sonrası bedenine yerleştirilen Stem isimli çip ile konuşmaya başlayan Grey, eşinin katillerini bulmaya kararlıdır ve bu bahiste Stem’in yardımını kullanır. IMDb puanı 7.5’tir.
 

Busanhaeng (Zombi Ekspresi) – 2016 (IMDb: 7.5)
?

Yıkıcı bir virüs Güney Kore’yi tesiri altına alır. Bu sırada Seul’den Busan’a gitmekte olan trendeki yolcular hayatta kalma uğraşı verir. IMDb puanı 7.5’tir.
 

Gok-seong (Kara Büyü) – 2016 (IMDb: 7.5)
?

Güney Kore’de sakinleri birbirini çok iyi tanıyan bir dağ kasabasında hayat her zamanki üzere devam ederken kasabaya zekâsı ve kibar halleriyle dikkat çeken fakat tek başına olmaktan hoşlanan bir adam taşınır. Kasabaya gelişinden kısa müddet sonra gizemli bir hastalık yayılmaya başlar. Kasaba sakinleri hastalığın sorumlusu olarak yabancıdan kuşkulansalar da polis yabani mantar yüzünden zehirlendiklerini düşünmektedir. Soruşturmanın başında yer alan polis memuru Jong-goo yabancı hakkında bilgi veren Moo-myung isimli gizemli bir bayanla tanışır. Ardından Jong-goo’nun kızı da tıpkı belirtilerle hastalanır. Umutsuzca kızını hastalıktan kurtarması için şaman Il-gwan’a emanet eden Jong- goo’nun gizemli olayı çözmekten öteki devası kalmamıştır. IMDb puanı 7.5’tir.
 

Tucker & Dale vs. Evil – 2010 (IMDb: 7.5)
?

Hem tüyler ürperten kaygı ögelerini hem de kahkaha fırtınalarını içeren güldürü sinemalarını bir ortada harmanlamak büyük külfet isteyen bir iştir. Bu cinsteki sinemalardan biri olan, 2010 üretimi “Tucker & Dale vs. Evil” da bir korku-komedi olarak çeşidinin hayranlarına seslenmeye çalışıyor. Eli Craig’in yazıp yönettiği bu üretimde, Tucker ve Dale’in çıktıkları serüvende başlarına gelen ürkütücü-komik olaylar sinemaya aktarılıyor. Bir küme üniversiteye hazırlık öğrencisi, kahramanlarımızın başına bela olacak ve Tucker ve Dale’in berbatlığa karşı “ölümcül” çabası start alacaktır. IMDb puanı 7.5’tir.
 

The Conjuring (Korku Seansı) – 2013 (IMDb: 7.5)
?

Konusunu gerçek bir öyküden alan Kaygı Seansı, doğaüstü olayları inceleyip aydınlatmaya çalışan dünyaca ünlü çift Ed ve Lorraine Warren’ın karşılaştıkları ürkütücü bir hadiseyi ele alır. Ed ve Lorraine Warren bir gün Perron ailesinden bir telefon aldıklarında hayatlarının en korkutucu misyonuna atıldıklarının farkında değildir. Perron ailesinin gözlerden uzak çiftlik meskeni nedeni bilinmeyen karanlık bir varlık tarafından kuşatılmıştır ve bu nedenle de hayatları tam bir kabusa dönüşmüştür. Bu hadiseyi çözebileceklerine inanan tecrübeli Warren çifti, ne kadar şeytani bir varlıkla karşı karşıya olduklarını çok geç fark edeceklerdir… IMDb puanı 7.5’tir.
 

Grindhouse (Dehşet Gezegeni) – 2007 (IMDb: 7.5)
?

Dublör’ Mike, arabasının içine monte ettiği ’ölüm geçirmez’ bir sistem ile her türlü trafik kazasından yara almadan çıkabilen bir katildir. Bilhassa genç bayanlara karşı gerçekleştirdiği hücumlarda kullandığı bu düzenek sayesinde, acımasız bir katil olarak nam salmıştır. Bir gün bir barda karşılaştığı dört bayanı, yeni maksatları olarak gözüne kestirmiştir. Ancak bu sefer, kurbanlarının kimliklerinden habersizdir ve nasıl bir belaya bulaşmak üzere olduğunun farkında değildir. IMDb puanı 7.5’tir.
 

Army of Darkness (Karanlığın Ordusu) – 1992 (IMDb: 7.5)
?

Ash başlangıçta İngiliz şövalyeleriyle savaşan İskoç Duke Henry’nin adamlarından biri sanılır ve esir alınır. Silahına ve motorlu testeresine el konur ve kaleye götürülür. Papaz onun bir kehanette bahsedilen kurtarıcı olduğunu inanarak silahlarını saklar. Ash, kalede öldürülmesi için içinde iblislerin olduğu çukura atılır. Papaz bu sırada motorlu testereyi Ash’e verir. İblisleri halleden Ash çukurdan çıkar. “Boomstick” dediği tüfeğini bulur. Kendi vaktine geri dönmesine yardım etmeleri için halkı korkutur. IMDb puanı 7.5’tir.
 

Braindead – 1992 (IMDb: 7.5)
?

Lionel Cosgrove, baskıcı annesi Vera ile birlikte yaşayan bir adamdır. Annesinin itirazlarına karşın Paquita isimli bir bayana aşık olur ve ortalarında bir bağlantı başlar. İkili birlikte hayvanat bahçesi gezintisine çıkar ve bu esnada Vera da peşlerinden masraf. Vera, bu esnada farklı bir tipe ilişkin olan bir maymun-fare tarafından ısırılır ve bir çeşit zombiye dönüşür. Bu olay karşısında dehşete kapılan Lionel tekrar de annesini bırakamaz ve ona gözkulak olmaya karar verir. Bulaşıcı bir zombi hastalığı da saçmaya devam eden bayan, yaşamak için insanları ısırmaya devam etmektedir. Lionel ise çaresiz bir biçimde kurbanları bodrumlarında saklamaya başlar. Fakat olaylar vakitle çığırından çıkar. IMDb puanı 7.5’tir.
 

Jacobs Ladder (Dehşetin Nefesi) – 1990

Adrian Lyne tarafından yönetilen sinemada savaşın akabinde ki kalıntıların yalnızca maddi tarafta olmadığı, insanın zihnindeki kalıntıların daha büyük olduğunu vurgular. Jacob Singer’in kâbusları uyanıkken de bitmez. Evli ve bir çocuk babası Jabob, Vietnam Savaşı’nın izlerini hala belleğinde taşır. Savaş ortamı, Vietnam’da askerler üzerinde denenen ilaçların bir yan etkisi… bütün bunlar kabuslarının açıklaması olabilir mi? Tim Robbins, Elizabeth Pena üzere isimlerin rol aldığı gerçeküstü bir sinema Jacobs Ladder. Sinemanın IMDb puanı 7.5’tir.
 

Neco z Alenky (1988)

Çek direktör Jan Svankmajer’den sürreal bir Alice Mükemmeller Diyarı’nda uyarlaması olan Neco z Alenky, Lewis Caroll’ın birebir isimli romanın özgür bir uyarlaması olan sinema. Sinemada,orijinal kıssaya sadık bir biçimde Alice, beyaz tavşanın peşine takılarak diğer bir dünyaya geçiş yapıyor .Alıştığımız Alice hikayesindekinden farklı olan bu dünyada, korkutucu karakter ve yaratıklarla karşılaşıyoruz. Direktör Jan Svankmajer’in animasyon, gerçek çekimler ve kukla kullanarak farklı teknikleri bir ortaya getirerek çektiği sineması, görmediğimiz bir Alice kıssası sunuyor. Sinemanın IMDb puanı 7.5’tir.
 

The Fly (Sinek) – 1958

David Cronenberg tarafından yönetilen sinema, kaygı ve bilimkurgunun birleştiği her sahnesinde direktörün karakterini içeren bir yapıt. Bir bilim insanı ile gazetecinin etrafında şekillenir. Kendine güvenen, işine bağımlı, bir şeyleri ışınlamanın mümkün olduğunu kanıtlamaya çalışan, tuhaf ve hayli farklı bir bilim insanıdır Seth. Veronica ise bu tuhaf deneyleri sonucu onunla röportaj yapmak isteyen bir gazetecidir. Veronica’nın röportaja geldiği gün, ışınlanmayı göstermek isteyen Seth, kendini bir yerden bir yere ışınlamayı başarır lakin hesaba katmadığı şey onunla ışınlanan bir sinektir. Seth vakitle kendi kimliğinden farklılaşmaya ve bir sinek üzere davranmaya başlar. Pekala bu başkalaşımın sonucu nasıl olacaktır? Sinemanın IMDb puanı 7.5’tir.

A Nightmare on Elm Street (Elm Sokağı Kâbusu) – 1984

Wes Craven tarafından yönetilen sinema, dehşet sinemaları ortasında kültleşmiş olarak sayabiliriz. Freddy ismi ile aklımıza kazınan sinema, uykuya direnmek mi yoksa kabuslarda Freddy ile buluşmak mı ikilemini yaşatır beşere. Yıllar evvel, çocukları katleden Fred Krueger, mahalleli tarafından linç edilir. İşte bu olaydan sonra Los Angeles’ta çocuklar uykularında öldürülmeye başlanır. Gençleri katleden bu kişi Fred Krueger’den diğeri değildir. Direktörüne büyük ün kazandıran bu sinema, 1980’ler üzere bir periyoda damgasını vurmuştur. Robert Englund’un enfes oyunculuğu ile eminim herkes uykuya direnmeye çalışacaktır. Sinemanın IMDb puanı 7.5’tir.
 

Evil Dead (Şeytanın Ölüsü)- 1981

Sam Raimi’nin yönettiği sinema, bir küme arkadaşın ormanda neler ile yüzleşebileceklerini tüm açıklığıyla ortaya koyar. Eğlenceli bir hafta sonu planı nasıl dehşete dönüşebilir? Gençler, kaldıkları kulübede bir ses kaydı bulurlar, ses kaydını profesör bırakmıştır. Ses kaydına nazaran ise Ölüler Kitabı’nı bulurlar, işler giderek daha karışmaya başlar. Orman, artık tatil yapmaya geldikleri yer değildir. Zira tüm orman makûs yaratıklara dönüşmeye başlar. Kümenin her üyesi farklı formda bu orman yaratıkları ile yüzleşecektir.  Bruce Campbell’in oynadığı Ash karakteri ile sinemaya yeni bir soluk gelmiştir. Sinemanın IMDb puanı 7.5’tir.
 

 An American Werewolf in London (Kurt Adam Londra’da) – 1981

John Landis’in direktör koltuğunda oturduğu sinemada Amerika’dan gelen iki arkadaş umulmadık bir biçimde sarsıcı bir atağa maruz kalırlar. Birinci başta kim tarafından akına uğradıkları anlaşılmasa bile sinemanın ilerleyen kısımlarında tüm çıplaklığıyla gözler önüne serilir. İki Amerikalının akına uğradıkları yer İngiltere’dir. Olayda arkadaşını kaybeden David, hastanede muayene olmaktadır. Lakin işler bilakis döner ve düşünde dört ayak üzerinde koştuğunu, avlandığını fark eder. Dolunay gecesi kollarından kıllar fışkırır ve artık David kaçınılmaz bir on ile Kurt adama dönüşmüştür. Londra sokaklarında kendine avlar arayan David’i âşık olduğu hemşire Alex dahi kurtaramaz. Öldürdüğü beşerler varlık ile yokluk ortasına sıkışarak David ile hesaplaşır. Sinemanın IMDb puanı: 7.5’tir.
 
 

Nosferatu – Phantom der Nacht (Vampir Nosferatu ) – 1979

Almanya – Fransa ortak imali olan Gotik dehşet sineması Vampir Nosferatu’nun imalcisi ve direktörü Werner Herzog’tur. Bir emlak satışı için Transilvanya’ya giden, Jonathan Harker ve eşi Lucy’nin vazifesi konutunu satması için Drakula’yı ikna etmektir. Fakat işler sanıldığı üzere devam etmeyecektir. Drakula kontratı imzalar, onun tek isteği huzura kavuşmaktır. Lakin gördüğü bir fotoğraf tüm fikrinin değişmesine sebep olur. Fotoğraf Jonathan’ın eşi Lucy’e aittir. Drakula, Jonathan ile birlikte Almanya’ya giden gemiye biner ve peşinde felaketi de getirir. Sinemanın IMDb puanı: 7.5’tir.
 

The Omen (Kehanet) – 1976

Richard Donner tarafından yönetilen sinema, İngiltere – ABD ortak üretimidir. Kimi izleyicilere nazaran senaryoda açıklıklar vardır lakin sinema yeteri kadar dehşete düşürdüğü için bu açıklıklar çok fazla göze batmaz. Amerikan Elçisi Robert Thorn’un eşi gebedir. Fakat bu hamileliğin sonu iyi bitmez ve doğum esnasında bebek ölür. Eşine bu durumu anlatmak istemeyen Richard, öbür bir bebek evlat edinir. Lakin bu bebek büyümeye başladıkça olağan olmayacaktır. Bir kadro intihar ve ölümlerin akabinde baba, oğlunun gerisindeki gizemi çözmeye başlar. Aslında oğlu, bebekken aldığı kadar pak değildir ve şeytan ile yakın münasebeti vardır. Sinemanın IMDb puanı: 7.5’tir.
 

The Texas Chainsaw Massacre (Teksas Katliamı) – 1974

Tobe Hooper tarafından yönetilen sinemanın aslında iki tane vizyon tarihi var. Biri 1974’te orjinali yayımlanan sinema. Oburu ise 2015’te bir kopyası ile vizyona giriyor. Teksas Katliamı aslında gerçek bir kıssa, 1950’lerde Ed Gein isimli bir seri katilin yaptıklarından ilham alan Tobe Hooper süper bir kült ile karşımıza çıkıyor. Birinci gösterimini yapan sineması sonuna kadar kimse izleyemiyor. Zira bundan 40 yıl evvel kullanılan şiddet ögelerinden daha fazlasını içeren sineması zleyip bitirecek kimse çıkmadı. Sally, kardeşi Franklin ve arkaşları Jerry, Kirk ve Pam ile dedelerinin mezarını ziyaret etmek için yola çıkan gençleri hayal edemeyecekleri bir son bekliyor. Seyahat esnasında otostop çeken Franklin’i otomobillerine alan gençler, aslında onun olağan biri olmadığını çok sonra anlayacaktır. Sinemanın IMDb puanı: 7.5’tir.
 

The Wicker Man (Gizemli Ada) – 1973

Neil Howie bir dedektif polistir. Misyonu ise İskoçya’daki Summerisle Adası’nda gizemli bir formda kaybolan genç kızın davasını çözmek için adaya sarfiyat. Lakin hiç beklemediği bir durum ile karşılaşır. Ada halkı gen kızın aslında hiç var olmadığını söyler. Hiç var olmayan biri nasıl kaybolabilir? Pagan inancına sahip yerli halk, genç kızın varlığını kabul etmez. Dedektif Howie ise paganizme dair öğrendikleri ile gizemli kayboluşun taşlarını yerlerine oturtmaya çalışır. Öğrendikleri ile aslında olanlar çok farklıdır. Direktör koltuğunda Robin Hardy’in oturduğu sinema sizi dini inancın sorgulanması ile baş başa bırakır. Sinemanın IMDb puanı: 7.5’tir
 

The Haunting (Perili Ev) – 1963

En iyi hayalet sinemaları ortasında kabul edilen bu sinemanın direktörü Robert Wise’dir. Hill House isimli malikanede hayaletlerin varlığına dair kuşkuları olan Dr. Markway, bu meskende çeşitli deneyler yapar. İnanışa nazaran bu malikanede birçok gizemli vefat gerçekleşmiştir. Dr. Markway, uyku sorunu olan üç kişiyi problemlerini mazeret ederek bu meskene davet eder. Hayaletlerin varlığına inanmayan Luke, gizemli Tehodora ve utangaç Eleanor konuta gelirler. Aslında hiçbir şey planlandığı üzere gitmez ve bir mühlet sonra hayaletli malikanede sıkıştıklarının farkına varırlar. Sinemanın IMDb puanı: 7.5’tir.
 

Night of the Demon (Şeytanın Kurbanları) – 1957

Sinemanın direktör koltuğunda Jacques Tourneur’u gördüğümüz sinema, 1959 yılında Türkiye’de vizyona girmiştir. Mahallî halk lisanında Frankenstein’ın İntikamı olarak da anılmaktadır. İngiltere’de ortaya çıkan şeytani bir tarikat tarafından katledilen birçok insanı araştırmak üzere Amer