Soylu, Türk Kızılayın Cebeci’deki Kan Merkezi’ne gelişinde Kızılay Genel Müdürü İbrahim Altan tarafından karşılandı.

Burada kan kümesi testi yapılan, tansiyon ve ateşi ölçülen Soylu, Kovid-19 immün plazma bağışı yaptı.

Kovid-19’a yakalandığı süreci ve hastalığın seyri hakkında AA muhabirine değerlendirmede bulunan Soylu, Kovid-19’un “virajlı” bir hastalık olduğunu söyledi.

Bu hastalığın farklı biçimlerde ilerleyebildiğini tabir eden Soylu, “Bu hastalıkla karşı karşıya kaldığınızda çok olağan bir yolda da gidebiliyor, hiçbir şey fark etmiyorsunuz. Ama ani bir viraj ile de karşılaşıyorsunuz. Ani virajın tıbbi bir ismi da yok. Oradan kurtuluyorsunuz tekrar yolda gidiyorsunuz. Tekrar bir virajla karşılaşıyorsunuz. Bunun söylememdeki temel sebep şu; bu hastalığı ve bu salgını hafife almak tahminen de bu salgından daha büyük bir tehlike. Bunu hem kendi yaşadığım hem de birebir etrafımızda yakınlarımızda deneyimlediğimiz bir sonuç. Her beşerde da farklı bir tesir gösteriyor, sonuç üretiyor. Yani çok sağlam olarak bildiğimiz insanlarda ürettiği sonuç bazen çok yüksek. Birçok hastalığı üzerinde taşıyan insanlarda ürettiği tesiri çok daha farklı.” diye konuştu konuştu.

BOKS MAÇI BENZETMESİ

Hastalığı bir boks maçına da benzeten Soylu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“İki boksör birbiri için çok uzun vakit hazırlık yapar. Değerli bir maça çıkarlar. İki boksör artık birbirinin zayıf taraflarını iyi bilirler. Bu hastalığın şöyle bir özelliği var; çok uzunca bir müddet her bireyin zayıf istikametlerini çok iyi analiz etmiş, bu zayıf tarafları üzerinden yürüyen bir hastalık. Çok tehlikeli bir salgın ile karşı karşıyayız. Bunu hafife almamak, önlemi elden bırakmamak lazım. Bilhassa sağlıkçılarımızın söylediği kural ve prensiplerden hiç vazgeçmemek lazım. Hiç vitesi boşa almamak lazım. Önlemli olmak gerekir. Aksi takdirde varla yok ortasında bu hastalıkta bir ince çizgi var. Hiçbir şey hissetmeden geçirebilirsiniz. Geçirdiğinizi fark etmeyebilirsiniz. Lakin ben birinci çıktığımda ‘beni yere serdi’ demiştim. Gerçekten şu anda bu tip hastalarımızı yakınlarımızı görüyoruz.”

Hastalığa karşı vatandaşlara tavsiyelerde de bulunan Soylu, “temizlik maske ve ara kuralları ile önlemlere uymalarını, kalabalıklardan mümkün olduğunca uzak durmalarını istedi.

“İnadına kalabalığın üzerine gitmenin bir manası yok. İnadına kalabalık yerlerde bulunmanın bir manası yok.” tabirini kullanan Soylu, vatandaşlardan hem kendilerini hem de karşılarındakileri muhafazası gerektiğini vurguladı.

Alınan önlemlerin olumlu sonuçlar verdiğine işaret eden İçişleri Bakanı Soylu, “Bu önlemlerin bir gayesi şeyi var; arayı kesmek. Kısıtladığınız andan itibaren görünüyor ki – koskoca ülkede önlem ve sonuç alıyorsunuz – bu ailede, bireyde çok mümkün. Bunu yaptığımız andan itibaren bununla uğraşta çok büyük zafiyet yaşamayız.” dedi.

İmmün plazma bağışının ehemmiyetine işaret eden Süleyman Soylu, şunları kaydetti:

“Bu salgın devrinde bilhassa hastalarımızın en çok gereksinim duyduğu tedavi tekniklerinden bir tanesi de plazma çeşidi tedavi. O açıdan, hastalığı geçirip Kızılay tarafından uygun görülenlerin plazma bağışında bulunmaları, bu süreçte ve hastalığın tedavi sürecinde kıymetli bir tesire sahip. Burada, antikor üreten ve ürettiği antikor sonrasında plazma bağışı verenin inanın hastalıkla çabaya çok büyük katkısı olacağını düşünüyorum. Gün bugün diyorum.”