Cumhurbaşkanı Erdoğan Genişletilmiş Vilayet Liderleri Toplantısı’nda konuştu:

Canlı irtibatla bile olsa sizlerle birlikte olmaktan memnuniyet duyuyorum. İnşallah salgın günlerini geride bıraktıktan sonra yüz yüze bir ortaya gelerek hasret gidereceğiz.

Partimizi 2023 seçimlerine hazırlayacak yeni bir teşkilat yapısını inşa etmenin çabası içindeyiz. Bu teşkilat yapısı yalnızca AK Parti’nin değil birebir vakitte Türkiye’nin umutlarının da taşıyıcısı olacaktır.

Yeni vazife vereceğimiz arkadaşlarımızı titiz bir halde seçiyoruz. Hem 20 yıllık geçmişimize sahip çıkacak hem de geleceğe birlikte yürüyeceğimiz arkadaşlarla çalışacağız.

Türkiye’nin 2020’yi nasıl kapattığını, 2021’i nasıl karşıladığını yalnızca sayılara bakıp anlayamayız. 

SİNSİ VE ALÇAK NİYET VARDIR

Bir insan tüm bu kıymetlerden nasiplenmemişse istikametini şaşıran bir ok üzere kendi halkını vurmaya başlıyor. Bunun en başında da CHP idaresi geliyor. CHP idaresinin bir müddettir tüm mesailerini harcadıkları mevzulara bakın. Öteki her şeyi bir kenara bırakıyorum. Ülkemizin savunma sanayiindeki tutumlarına dikkat edin. Silahlı ve silahsız insansız hava araçlarımıza, tank projelerimize, helikopter, radar, füze, uydu projelerimize saldırıyorlar. Motor, gemi projelerimize Akdeniz ve Karadeniz’deki hidrokarbon aramalarımıza saldırıyorlar. Bölgemizde ve dünyada sergilediğimiz güçlü siyasi duruşa saldırıyorlar. Ülkemizin savunma sanayiine yapılan hiçbir taarruz günahsız değildir. Alçakça bir niyet vardır. Bu akınların her biri terör örgütleri ve ülkemize hasımlığı saplantı haline getirilen kimi devletler ismine yürütülen bir beşinci kol faaliyetidir. Seyahatte, 17-25 Aralık’ta, Çukur aksiyonlarında, Suriye hududunda, 15 Temmuz’da ülkemizi dize getiremeyenler birebir emele CHP’yi kullanarak erişmek istiyorlar.

Ülkemizin savunma sanayiine yapılan hiçbir atak saf değildir. Sinsi ve alçak niyet vardır.

Bir öbür akın ise milletlerarası yatırımcılardır. Yatırımcı Amerikalı ve İngiliz olunca ses çıkarmayanlar, Katar olunca ortalığı birbirine katmaya satanların üzerine çöken bir ırkçılık kelam mevzusudur. 

Kendi partilerindeki rezaletleri örten bunlar değil mi? Bunlar da zerre kadar onur varsa insan içine çıkmazlar.

KAPILARIMIZ YATIRIMCILARA AÇIKTIR

Gerek ABD, gerekse AB ile her iki tarafında asla görmezden gelemeyeceği çok esaslı siyasi ve ekonomik ilgilerimiz var. Türkiye olarak bu bağlantıların ruhuna halel getirecek adım atmadık atmayız. Avrupalı ve ABD’li yatırımcılara her türlü takviyesi verdik. Yaptırım gündemleri tüm taraflar için yalnızca ziyan yazan kimseye karı olmayan yaklaşımlardır. Bu hususlardaki somut adımların ışığında potansiyellerimizin gücü dikkate alınarak atılacağına inanıyorum. Diyalog ve işbirliği ile çözülmeyecek hiçbir sorunumuz olmadığına inanıyorum. Kapılarımız yatırımcılara açıktır, açık olmaya devam edecektir.

TACİZ, TECAVÜZ VE HIRSIZLIK!

Aslında hiç girmek istemediğim bir hususa girmek istiyorum. Husus CHP’deki taciz tecavüz olaylarıdır.

Bu tezlerin araştırılıp soruşturulup hakikatlerin ortaya çıkması konusunda en küçük bir adım atmıyorlar. Bu durum karşısında önüne gerisine bakmadan birçok da gerçek olmayan haberler üzerinden kelamda bayan hakları savunucusu sivil toplum örgütlerinin de suskunluğu manidardır. Kılıçdaroğlu da ayyuka çıkan tecavüz, taciz ve hırsızlık olaylarında tek bir söz etmiyor. İstanbul Vilayet Lideri’nin tecavüz, taciz ve hırsızlık argümanlarının üstünü örtmesi konusunda tek bir söz etmiyor. Hadiselerin CHP teşkilatlarındaki ve belediyelerindeki rezilliklerin yalnızca buzdağının görünen kısmının olduğu anlaşılıyor.

“BU KURNAZLIK SİZİ KURTARMAYA YETMEZ”

Derine inince kim bilir neler çıkacak? Her gün yeni bir itirafla her gün yeni bir ifşahatla yeni bir ithamla karşılaşıyoruz. CHP idaresi teşkilatları ve belediyeleri ile bu utanç bataklığından çıkıp temizlenmek yerine partilerindeki tecavüz, taciz ve hırsızlık furyasını örtmek için seçimlerin üzerinden 2 yıl geçtikten sonra eski idareleri suçlamaya başladılar. Soruşturmaya uğrayan CHP’li isimlerle ilgili adeta çıt çıkarmıyorlar. Buradan sesleniyorum bu kurnazlık sizi kurtarmaya yetmez. Her tecavüzün, tacizin, hırsızlığın hesabını vereceksiniz. Her iftiranın hesabını vereceksiniz. Yürüttüğünüz her zımnî gizli ihanet pazarlığının hesabını vereceksiniz.

Teşkilatlarınızı ve belediyelerinizi PKK’dan FETÖ’ye kadar terör örgütü mensupları ile doldurmanın hesabını vereceksiniz. Buradan CHP idaresine sesleniyorum, CHP’de tecavüz, taciz, hırsızlık kepazeliğine bulaşmış kim varsa hepsinin de ipini pazara çıkaracaksınız. Yoksa bu ithamların gölgesi tüm CHP’nin üzerine düşer. CHP’de siyaset yapanların içinde namuslu beşerler olduğunu biliyoruz onların onurunu korumak için de bunların takipçisi olacağız.

Dün Azerbaycan’ın başşehri Bakü’de kardeşlerimizin zafer sevincine ortak olduk. Kapsamlı değerlendirmelerimizi önümüzdeki hafta yapacağımız Kabine Toplantısı’nda milletimizle paylaşacağız.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarında satır başları: 

Bizim olumlu tutumlarımız yaptırım amaçlayan ülkelerin istediklerini yapmasına mani oldu. Sağ olsun AB ülkeleri içerisinde aklı selim olanlar bu adımları boşa çıkardılar. 

AB’nin dün yapmış olduğu tepe, aslında birkaç ülkenin beklentilerine bekledikleri karşılığı vermedi. Zira talepleri haklı değildi.

Bir toplantı daha yapılacak.

Açık ve net söylemek durumundayız: Oradan da bir şey çıkması mümkün değil!

AB üyesi ülkelerin Türkiye’ye vermeleri gereken bir çok haklar var, vize serbestisinden gümrük muafiyetine kadar. Önderler noktasında da görüşmeler yapmak suretiyle temenni ederim ki bu süreci adil bir biçimde tamamlarız.