Erdoğan bildirisinde “Dünyanın en kadim ve yaygın lisanlarından biri olan Türkçe, bugün geniş bir coğrafyada farklı lehçe ve ağızlarla değerini, zenginliğini ve ayrıcalığını ortaya koymaktadır” tabirlerini kullandı. “Türk milleti olarak binlerce yıllık yazılı kültür geçmişimizi, kesintisiz devlet geleneğimizi ve âlemşümul medeniyet birikimimizi tıpkı vakitte lisanımız Türkçeye borçluyuz” diyen Erdoğan, şu sözleri kullandı: “Kültür ve medeniyetin köşe taşı olan lisan, hiç kuşkusuz bir milletin kimliğinin ve karakterinin en belirleyici ögesidir. Münasebetiyle lisanını kaybeden bir toplumun öteki kıymetlerini müdafaası çok zordur.” Lisanın, bir toplumun geçmişiyle bağ kurup geleceğe yürümesinin en kıymetli vasıtası olduğunun şuuruyla, Türkçeyi hayatın her alanında bütün derinliği ve zenginliği ile yaşatmak gerektiğini kaydeden Erdoğan “Günlük hayattan toplumsal medya mecralarına, her alanda Türkçenin yanlışsız ve hoş kullanımına hassasiyet gösterilmesi, devraldığımız varlıklı lisan mirasını gelecek jenerasyonlara aktarmanın en değerli adımı olacaktır. Türkiye ile birlikte Avrupa’dan Asya’nın derinliklerine kadar geniş bir coğrafyada konuşulan Türk lisanının ehemmiyeti her geçen gün daha iyi idrak edilmektedir. Lisanımızın zenginliklerinin tamamını kucaklayan bir anlayışla Türkçemize sahip çıkmayı sürdüreceğiz.”