Türkiye’nin yerli ve ulusal savunma sanayii projelerinin elbette tamamı epey heyecan verici. Ve çabucak her biri alanda son derece kıymetli vazifeler üstlenebilecek kabiliyette. Fakat kimi projeler var ki onlara ‘savunma sanayiimizin marka işleri’ olarak bakmak mümkün.

LHD Anadolu da bunlardan biri… Her ne kadar birinci periyotlarda kamuoyunda ısrarla ‘uçak gemisi’ olarak isimlendirilse da bugün geldiğimiz noktada çabucak herkes kelam konusu platformun bir uçak gemisi değil, çok amaçlı amfibi atak gemisi olduğu gerçeğine uymaya başladı.

OYUN DEĞİŞTİRİCİ KONSEPT

LHD Anadolu’ya tekrar döneceğiz… Fakat burada küçük bir parantez açıp, Türk SİHA’larının dünyanın çabucak her yerinde ‘oyun değiştirici’ olarak kabul edildiği süreci anımsamakta yarar var.

Hatırlanacağı üzere, Bahar Kalkanı Harekatı sırasında Türkiye’nin SİHA’ları kullanım hali ve sıklığı, dünyada bu alanda bir birinci olarak kayda geçmişti. Uzmanların “Daha evvel böylesi görülmedi” cümleleriyle anlattığı süreç “SİHA’ların yeni çağı Türkiye ile başladı” yorumlarını beraberinde getirmişti.

O periyotta Türkiye, ulusal SİHA’larını tekil olarak görevlendirmek yerine değişik bir konsept belirlemiş ve birden fazla SİHA’nın ortak misyon için koordineli bir halde uçmasını planlayıp, bunu da muvaffakiyetle uygulamıştı. 

LHD ANADOLU’YA 80’E YAKIN SİHA KONABİLİR

TRT Haber’den Sertaç Aksan’ın haberine nazaran envantere girmesini sabırsızlıkla beklediğimiz, Türk savunma sanayiinin tek seferde yaptığı en büyük eser olan bu gemi için geçtiğimiz günlerde yeni bir açıklama yapıldı.

Savunma Sanayii Lideri Prof. Dr. İsmail Demir, LHD Anadolu’ya 80’e yakın SİHA konuşlanabileceğini söyledi. Aslına bakarsanız, LHD Anadolu’ya SİHA konuşlanması ve bunun da dünyada bir birinci olması zati bilinen bir husustu. Lakin 80 sayısı birinci kere söylem edildi.

Böylesine kıymetli bir gemide, rüştünü ispat etmiş 80 SİHA’nın bulunmasının kritik bir ayrıntı olmasından yola çıkarak Savunma Sanayii Araştırmacısı Yusuf Akbaba’nın kapısını çaldık.

Akbaba’dan öğrenmek istediğimiz iki temel husus var… LHD Anadolu’da 80’e yakın SİHA konuşlanması neden değerli? Bu durumun alana olası yansımaları neler olacak?

DÜŞMAN DONANMASINA FİLO SİHA HAREKATI DÜZENLEYEBİLİRİZ

Yusuf Akbaba, Anadolu LHD üzere bir platforma 80 adede yakın SİHA konuşlandırılması sorununa “Düşman donanmasına filo SİHA harekatı icra edebilme kabiliyetine ulaşacağız demektir” üzere epeyce savlı bir cümleyle giriş yapıyor.

Türkiye’nin daha evvel kara amaçlarına karşı uyguladığı filo SİHA harekatı konseptini bu sayede denizlere de taşıyabileceğine dikkat çeken Akbaba’ya nazaran, gelişen İHA teknolojimizin ilerleyen yıllarda farklı bir ekip vazifeler üstlenmesi de gündeme gelebilir.

Bu mevzuyu biraz daha açmasını istiyoruz Akbaba’dan… SİHA filolarımızın düşman hava savunma sistemlerine ya da avcı uçaklarına karşı öz savunma yapabileceğinden bahsediyor.

ELEKTRONİK HARP ÖGELERİYLE DESTEKLENMESİ ÇOK KIYMETLİ

Akbaba’nın anlattıklarından, Anadolu LHD’den kalkan SİHA filosunu tekrar bu geminin bünyesinde bulunan elektronik harp ve elektronik savunma sistemleriyle desteklenmesinin bizi farklı bir noktaya taşıyabileceğini öğreniyoruz.

“Bu sayede hava savunma sistemlerini bastırdığımız düşman donanmasına LHD Anadolu’dan kalkacak SİHA’larımızı gönderebiliriz” diyen Akbaba’ya nazaran bu kabiliyet alanda çok kıymetli bir üstünlük manasına geliyor.

Türk Deniz Kuvvetleri’nin elinde bulunan farklı platformlarda da elektronik harp kabiliyeti bulunduğunu anımsatan Akbaba, olası senaryolara şöyle devam ediyor:

“Türkiye’nin İHA-SOJ projesi çalıştığı bir sır değil… Bilmeyenler için en genel haliyle açıklamak gerekirse, İHA platformlarından elektronik harp icra edilmesi maksadıyla geliştirilen bir proje. Gemiden kaldıracağınız ve elektronik harp kabiliyetleri olan uçar ögelerle destekleyeceğiniz bir SİHA filosundan bahsettim.

İHA-SOJ tamamlandığında LHD Anadolu’dan kalkacak SİHA filonuzda elektronik harp alanında kabiliyetli insansız hava araçları da olacak. Tüm bunları alt alta koyduğumuzda Türkiye’nin LHD Anadolu’ya SİHA konuşlandırmasının ne çeşit bir çarpan tesiri oluşturabileceğini daha net görebiliyoruz.”

KARA ÖGELERİNE KARŞI DA KULLANABİLİRİZ

LHD Anadolu üzere dev bir gemiden bahsederken genelde insan ‘deniz opsiyonları’ üzerine yoğunlaşıyor… Yusuf Akbaba burada kıymetli bir ayrıntı daha paylaşıyor ve LHD Anadolu’dan kalkan SİHA filosunun yalnızca deniz ögelerine karşı değil, kara ögelerine karşı da kullanılabileceğine değiniyor.

“LHD Anadolu hizmete girdiğinde, varlık gösterdiğimiz, denize kıyısı olan bir ülkede legal hükümete yeni bir atak olduğunu düşünelim” diyen Akbaba, “Türkiye, LHD Anadolu’dan kaldırdığı elektronik harp dayanaklı SİHA filosu ile bu bölgeye anında müdahale edebilecek kabiliyete erişecek” örneğiyle mevzuyu daha somut bir yere oturtarak kelamlarını tamamlıyor.