Genel Lider Meral Akşener’in, “milletin kürsüsü” uygulaması kapsamında kelam verdiği Müzik Yorumcuları Meslek Birliği Lideri Burhan Şeşen, yaklaşık 16 aydır sahnelerden uzak kalan müzisyenler ismine konuştu. Şeşen, “Eyy bu ülkeyi yönetenler, aşk acısı çektiğinizde bir müziğimizi da mı dinlemediniz? Bir ağıtla, bir bozlakla hiç mi hüzünlenmediniz? Bunları da geçtim, bir düğünde hiç mi halaybaşı olmadınız? Daha da özeli, ilkokullarda, ulusal bayramlarda, vatani misyonunuzu yaparken ‘Dağ Başını Duman Almış’ marşını da mı okumadınız?” diye sordu. Yüz binlerce kesim çalışanı ve bakmak zorunda oldukları ailelerinin ömür uğraşı verdiğini belirten Şeşen, “Hiç bilmediğimiz iş kollarında üç kuruş paraya iş arar olduk. Pandeminin birinci günlerinden itibaren Kültür Bakanı haricinde, devletin en üst makamı, müzik kesiminden hiç ancak hiç kelam etmedi. Tiyatrocu ve sinemacı kardeşlerimiz acil aksiyon planlarında yer aldı fakat bizler ‘devlet babanın’ üvey evlatları olarak görüldük nedense. En başından beri devletten beklentimiz; başka iş kollarına sağlanan kadameli olağanlaşmanın bizim kesimimize de uygulanmasaydı” sözünü kullandı.

Talepleri sıraladı

Şeşen, “Müzisyenler farklı, özel beşerler. Bu yaşımda hâlâ bir müzikle dünyayı güzelleştirebileceğimi düşünüyorum. Pahalı politikler, bizleri yönetmeye çalışanlar, müzik bizleri yalnızca duygusal olarak güçlü kılmaz. Tıpkı vakitte akıl ve beden sıhhati konusunda kullanılar en eski tedavi prosedürlerinden birisidir müzik. Bunun için müzik yaşasın, müzisyen yaşasın; tiyatro sinema, edebiyat, sanat yaşasın ki çağın gerisinde kalmayalım” dedi. Şeşen, meslektaşlarının taleplerini ise, şu halde sıraladı:

“Daha geç olmadan sokağa çıkma kısıtlaması 21.00’dan 24.00’e uzatılmalıdır.

Performans salonları, gece kulüpleri, türkü barlar toplumsal uzaklık ve hijyen şartları göz önüne alınarak bir an evvel açılmalıdır.

Devlet, tam olağanlaşmaya kadar satılacak biletlerin bir kısmını sübvanse etmelidir.

Aylardır kapalı olan işletmelere maddi takviye ve vergi indirimi gelmelidir.

TL’nin paha kaybından ötürü, ithal edilen stüdyo ekipmanları, ses-ışık sistemleri ve enstürmanlardan alınan gümrük vergileri minumuma indirilmelidir.

Müzisyenlerin toplumsal güvenlik alanındaki meçhulleri ortadan kaldırılmalıdır.

Özel kopyalama harcından alının vergiler bir an evvel hak sahiplerine dağıtılmalıdır. Çünkü bu Hazineye gelir kaydedilecek bir kalem değil, sanatkarın tazminatıdır.”