Yaklaşık 15 saat süren görüşmelerde Bakan Soylu, Bakanlığın bütçe görüşmelerinin başlangıcından itibaren yaşananlara ve CHP milletvekillerinin tartışmalarına değinerek, “Bir hınç, rövanş, bir intikam almak üzere kurgulanmış bir mesai günüyle karşı karşıya kaldık. Birinci tartışmada, burada kesinlikle kendisi de karşılık verecektir, sorunun nasıl başladığını kendi toplumsal medya hesabından paylaşmasıyla öğrendiğimiz Engin Özkoç’un tutumu, CHP ve HDP’nin bugün nasıl bir halla buraya geldiğinin temel bir yansımasıdır. Konuşmamda burada bir tartışma oldu ve ‘başkan üst çıkalım’ dediniz. Sayın Özkoç, bugün CHP’li birtakım vekillerin yaptığı üzere ‘İçişleri Bakanı sorularıma yanıt veremediği için kaçtı’ üzere bir büyük palavrası ve buranın ahlakına da yakışmayacak bir palavrası paylaştı. Sabahtan itibaren Türkiye’nin terör, göç, asayiş sorunu var. Bütün bunlarla ilgili Türkiye’nin birçok sorunu var. Hepimizin bildiği bizim çaba alanımız olan FETÖ, PKK ve kabahat örgütlerinin Türkiye’nin istikrarını bozmaya, onlarla çabasının direncini kırmaya yönelik, bilhassa 15 Temmuz sonrası oluşturdukları iftira sınırına maalesef TBMM’nin bu salonunu istismar edilerek alet edilmesi bu ülkenin bir evladı olarak beni üzmüştür” diye konuştu.

‘KEMAL KILIÇDAROĞLU BİLEREK BU İNSANLARI BURAYA GÖNDERMİŞTİR’

Bakan Soylu, Suriye ve Irak tezkeresine ait Engin Özkoç’un değerlendirmesini eleştirerek, elindeki hatirayla tezkerede ismi geçen bölgeleri gösterdi, akabinde şöyle konuştu:

“Söyleyecek cümle bulamıyorum. Artık palavra da değil bir cinnet hali olduğunu düşünüyorum. Gözlerini o denli hırs bürümüş ki bizi öldürseler tatmin olmayacaklar. Sizin bu sıralarınızda oturanlar merhum Menderes’e tıpkı şeyi yaptılar. Davul çaldırdılar idamında. Demirel’e tıpkı şeyi yaptılar. Merhum Demirel’in eşinin iç çamaşırını Türkiye’nin siyaset materyali haline getirdiler. Merhum Özal’a ayı şeyi yaptılar. Yapanların ayıbıdır. Bunların yaptığı siyasi linçleri anlatıyorum ben.”

Bakan Soylu’nun bu kelamlarından sonra CHP’li vekiller reaksiyon gösterirken, Özkoç, özür dilemesini istedi.

Bunun üzerine Soylu, Özkoç’a “Sen git CHP’nin darbeci siyasetlerine bak. Bu milletin, bu ülkenin gelişmesini, büyümesini hazmedemeyen ve PKK’ya savunuculuk yapan bir noktaya getirdiniz. Kemal Kılıçdaroğlu bilerek bu insanları buraya göndermiştir. Burayı karıştırmak için göndermiştir. Yaklaşık 10 yılı aşkın müddettir kasetle bir partiyi yönetmeye çalışanların bu itirazları ve saptırmaları olacaktır” sözleriyle yanıt verdi.

‘İSPAT EDEMEYEN HAYSİYETSİZDİR’

TİP Milletvekili Ahmet Şık’ın “Ayhan Bora Kaplan ile münasebetlerini açıkla. Mafya mensuplarıyla neden telefonda konuştuğunu açıkla. Sen bunun hesabını vereceksin” tabirlerinin üzerine Bakan Soylu, “Bunu söyleyip de ispat etmeyen onursuzdur, haysiyetsizdir, onuruzdur. Sensen; sen şerefsizsin, haysiyetsiz, onursuzsun” yanıtını verdi.

SOYLU’DAN ‘SİZİN AKLINIZ YETMEZ’ KARŞILIĞI

Soylu, CHP’li Özkoç’un Sezgin Baran Korkmaz’ın yurt dışına çıkmadan evvel kendisiyle görüşüp görüşmediği ile ilgili sorusuna karşılık ise şöyle konuştu:

“Sizin aklınız yetmez. Kendi kurumunuzdaki arkadaşlarınıza soracaksınız, onunla bir arada iş tutan arkadaşlarınıza soracaksınız, onunla bir arada akşam sefası yapanlara soracaksınız, onunla bir arada HDP’ye maddi yardımda bulunan anlayışa soracaksınız. Devletin bütün kurumları ile bir arada, aklınızın yetmediği şudur; o denli bir karar aldık ve o denli bir sıkıntıya daldık ki, organize kabahat örgütlerine karşı durduğumuz bu sistemdir.”