Ulusal Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, çeşitli program ve ziyaretler için geldiği Çanakkale’de Valiliği ziyaretinin akabinde, Esenler Mahallesi’ndeki Tasarım Marifet Atölyesi (TBA) Merkezi’nin açılışı ve ilçelerdeki okulların temel atma merasimine katıldı. Merasime, Vali İlhami Aktaş, AK Parti Çanakkale Milletvekili Jülide İskenderoğlu, Çanakkale Belediye Lider Yardımcısı Rebiye Ünivar, AK Parti Vilayet Lideri Naim Makas, Vilayet Ulusal Eğitim Müdür Ferhat Yılmaz, Kıyı Güvenlik Çanakkale Küme Kumandanı Kıdemli Binbaşı Ercan Oran, Vilayet Jandarma Kumandanı Kıdemli Albay Tahsin Saruhan, Vilayet Emniyet Müdürü Faruk Karaduman, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Lideri İsmail Kaşdemir, Çanakkale Boğaz ve Garnizon Kumandanı Tuğamiral Mehmet Cem Okyay, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Rektörü Prof. Dr. Sedat Murat, daire müdürleri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, öğrenciler ve öğretmenler katıldı. Program, hürmet duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının akabinde açılış konuşmalarıyla başladı.

‘ÇANAKKALE, TOKYO, PARİS, NEW JERSEY, NEW YORK’LA YARIŞACAK’

Ulusal Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, burada yaptığı konuşmada, “Bizim bu salgın devri süreci içerisinde uzaktan eğitimi fırsat eşitliğinin de ötesine taşıyarak bir fırsat adaleti kavramıyla hareket etmemizin bir nedeni var. Zira herkese eşit davrandığımızda herkesi tıpkı adaleti sağlamış olmuyoruz. O yüzden fırsat adaleti diyoruz. Ve çocuklarımızın gereksinimlerini kişisel olarak sağlamaya da uğraş ediyoruz. Buradaki tüm yatırımlar aslında bugün için ümit verici, zira eğitimin temel ölçütleri ortasından bakıldığında Çanakkale’nin eğitim haritası hayli iyi bir yerde ve çok daha iyi bir yere gelecek. Zira Çanakkale kendisiyle ya da yakınındaki kentlerle yarışmayacak. Çanakkale Tokyo ile Paris ile, New Jersey, New York ile yarışacak. Baktığımızda problemin üniversal bir sıkıntı olduğu, sıkıntının ulusal bir problem olduğu, ulusal ve kozmik ortasındaki dengeyi müdafaa sıkıntısı olduğu daha çok net olarak karşımızda. Buradaki açılışı yapılacak olan atölyeyi çok önemsiyorum. Atölyeleri önemsiyorum. Zira atölyeler bir çocuğun ömür marifeti üzerinden hayatı okuması, hayatın provasını yapması için çok özel yerler ve meslek şuurunun gelişebilmesi hangi maharetlere sahip olduğunu kavraması, neleri yapabildiğinin, neleri yapamadığını anlaması bakımından çocuklar için fevkalade bir laboratuvar. Ve atölyeler şayet on binlerce, yüz binlerce olursa ki Çanakkale’de de sayısının arttığını görmek beni çok memnun ediyor. İnşallah çok daha büyük atılımlarla bu atölyelerin sayısını çok üst sayılara daima bir arada çıkaracağız. Bu atölyelerin sayısı arttığında o vakit emin olun çocukların yüzü daha çok gülecek, daha çok gülümseyecekler. Hayat muvaffakiyetleri yükselecek. Hayattaki pratikleri yükselecek. Öğretmen arkadaşlar burada sertifikalar alacaklar. Buralarda dersler verecekler. Ve böylelikle yalnızca kağıt, kalem üzerinden bir öğretim çalışması yerine hayat pratiği üzerinden bir eğitim anlayışı hakikat da evrilmiş olacağız” dedi.

‘TARİHE MAL OLACAK BİÇİMDE KARŞIMIZDA DURUYOR’

Eğitimle ilgili çalışmalara da değinen Bakan Selçuk, “Bizim eğitimle ilgili yapmaya çalıştığımız her şey aslında bir vizyon çalışması. Zira bugün ilkokula, ortaokula başlayan çocuklar 2030, 2040’ların başına hakikat iş hayatına atılacaklar. Ve bize diyecekler ki; hepimize soracaklar siz, bize nasıl bir geleceğe hazırladığınız. Geleceği okuyabildiniz mi. Bizim muhtaçlığımız olan marifetleri verebildiniz mi diye o gün bize soracaklar. Bizim o günlere, bugünlerden hazırlanmamız gerekiyor. Onların gereksinim duyacakları bütün maharetleri kazandırmak için yalnızca bilmelerini değil, yapabilmelerini sağlamalıyız. Çocukların bir şey bilmesi elbette gerekli olabilir. Ancak asıl olan yapabilmektir. Şayet yapabilirlerse o vakit karşılarına hangi sorun çıkarsa çıksın ahenk sağlama hünerleri, ahenk sağlama kabiliyetleri çok yüksek olacaktır. İşte atölyelerin bu getirdiği marifet seti bizim öğretmenlerle bir arada yapmaya çalıştığımız bu vazifenin ne kadar yüksek bir vazife olduğunu da gösteriyor. Ve bu salgın periyodunda öğretmenlerimizin ortaya koyduğu muvaffakiyet nitekim çok çok büyük fedakarlık ve bu tarihe mal olacak formda karşımızda duruyor. Zira yüz yılda tahminen olacak bir salgın faaliyetinin tam da ortasında imdada yetişmek halkın problemlerine deva olmak, anne, babalara yalnız bırakmamak çok büyük ve ulvi bir görev, bu vazifeyi meslektaşlarımla birlikte elimizden geldiği kadar iyi formda yapmanın da sevinci, memnunluğu içerisindeyiz. Yeterli bir formda derken kastettiğim şey aslında milletlerarası bilgiler, OECD, Google, UNESCO bilgileri, yani Türkiye uzaktan eğitimde kurduğu televizyon sayısı, yaptığı canlı ders sayısı, EBA web sitesinin tüm dünyada eğitim bakanlıkları ortasında birinci olması bunun üzere çok sayıda somut bilgi bize öğretmenlerimizin ne kadar büyük muvaffakiyet ortaya koyduklarını gösteriyor” diye konuştu.

‘BİLİMSEL OLARAK DENGELİ OLMAYAN TABİRLER KULLANMAMAK GEREK’

Eğitimle ilgili önlerinde bir telafi süreci olduğunu da aktaran Bakan Selçuk, “Tüm kamu kurum ve kuruluşlarımızla, bakanlıklarımızla, belediyelerimizle, sivil toplum kuruluşlarımızla, özel kesimle, hepsi ancak hepsi birlikte sanki bu önümüzdeki 1.5 yıl içerisinde telafi sürecinde nasıl katkı sağlayabiliriz halinde bir soruya da takviye oluyorlar. Belediyeler Birliğimizle yaptığımız toplantılarda Türkiye’deki tüm belediyelerin bu mevzuda yardıma açık olmuş olduğunu görmekten memnunluk duyuyorum. Bakanlıklarımızın tüm imkanlarını çocuklarımızın eğitimlerinin niteliğini yükseltmek konusunda açmalarında da ayrıyeten bir sevinç duyuyorum. Ben bunun Türkiye’nin birikimiyle yapılabilecek, halledilebilecek bir iş olduğunu, asla korkmamamız gerektiğini, asla kayıp jenerasyon üzere çok savlı ve sahiden bilimsel olarak dengeli olmayan sözler kullanmamak gerektiğini de düşünüyorum” formunda konuştu.

Açılış konuşmalarının akabinde kürsüye çıkan Bakan Selçuk, Ezine-Geyikli ve Çan Terzialan birinci okullarının temel atma merasimine canlı ilişkiyle katıldı. Bakan Selçuk daha sonra açılışını gerçekleştirdiği TBA Merkezi’ni gezerek, incelemelerde bulundu.